Oscar Wilde,”insanlardan çoğunun mutluluğu ve mutsuzluğu kendi düşünce ve inanışlarına bağlıdır” der.
Evet mutsuzluğun kökeninde depresif bir ruh halinin bulunduğunu belirtiyor uzmanlar. Siz siz olun hayatta yaşanacak, mutlu olacak çok şey olduğunun farkına varıp, mutluluğun yolunun yapabileceğiniz küçük değişikliklerden geçtiğini unutmayın. Dünyanın dört bir yanında yapılan bilimsel araştırmalar; mutluluğun formülünü bulmaya çalışıyor. Son yıllarda mutluluk, yaşama sevinci ve pozitif olma konularına sıkça eğilen bilim adamları, ortaya hayatı güzelleştirecek öneriler çıkardı. İşte o öneriler... Yardımsever olun
Psikoloji alanında yapılan araştırmalara göre kendiniz için değil de, başka insanlar için para harcamak, size kendinizi daha iyi hissettirecek. Bağış yaparak ve başkalarına para vererek mutluluğu yakalayabilirsiniz.
Gülümseyin
Gülümsemek ve mutluymuş gibi davranmak, gerçekten üzgün olduğunuzda kendinizi daha iyi hissetmenize neden oluyor. Birçok araştırmaya göre; sadece gülümseme hareketi bile, insanların kendilerini daha mutlu hissetmelerine sebep oluyor
Yeni bir şey deneyin
Hayatlarındaki rutini değiştiren, yeni deneyimler yaşayan, ,maceraya atılan insanların diğerlerinden daha mutlu olduğu yapılan araştırmalarla kanıtlandı. Tüm bu yapılanların, yeni şeyler denemenin beyin dalgalarını uyardığı belirlendi.
Hedef belirleyin
Kendisine uzun veya kısa vadeli hedef koyanlar diğerlerine göre daha mutlu oluyor. Çünkü bir amaç için çalışmak olumlu duyguları harekete geçiriyor.
Tarafsız olun
Sizin gibi düşünmeyenler de olduğunu kabul edin. Mutlu olmak için tarafsız olmak, inatla kendi bakış açınızı savunmaktan vazgeçin. Hem enerjiniz size kalacak hem de mutlu olacaksınız.
En az 6 saat uyuyun
İngiltere'de yapılan bir çalışma; günde en az 6 saat 15 dakika kesintisiz uyumanın, insanları mutlu ettiğini gözler önüne serdi.
Romantizm önemli
İlişkilerin, mutluluk üzerinde olumlu etkisi var. Cornell Üniversitesi'nin yaptığı araştırmaya göre; ilişkisi olan insanlar; olmayanlara göre daha mutlu.
İyimserlik: Mutlu insanlar umutla doludur
“Yeterince inanırsanız, hemen her şeyi başarırsınız” ve “eğer yeni bir şeye başlarsam, amacım başarmaktır” diyen insanlar, hayatın gerçekleri karşısında biraz naif kalırlar. Ama bardağın yarısını dolu görenler, boş görenlere göre genelde daha mutlu olurlar.
İyimserler aynı zamanda daha sağlıklı oluyor. Bir çok araştırma, kötü durumları karamsar bir şekilde açıklamanın (benim hatam, uzun bir süre böyle olacak ve bu her şeyi bozacak şeklinde) bizi, hastalıklara karşı daha zayıf bir hale getirdiğini gösteriyor. Çoğu zaman, iyimser insanlar hastalıklar karşısında daha az endişeleniyor, ameliyatları ve kanser gibi bir hastalığı atlattıktan sonra, daha iyi bir şekilde toparlanıyorlar. İyimser insanlar, aynı zamanda daha başarılı oluyorlar. Karşılaştıkları aksaklıkları, kendi beceriksizliklerinin bir sonucu olarak değil, talihsizlik ya da yeni bir yaklaşımın gerektiğini gösteren bir işaret olarak görüyorlar. Hayatta, insanlara ve karşılarına çıkan fırsatlara hep ‘evet’ diyen bir yaklaşıma sahip insanlar, genel olarak karamsar ve huysuz olanlara nazaran daha atılgan oluyor, yaşamdan daha fazla keyif alıyorlar. İyimser olmakla ilgili önemli şeyler söylerken, şu ayrımı yapmakta da fayda var: Gerçekçi olmayan iyimserler, mantıklı önlemler almak konusunda başarısız olabiliyorlar. Daha sonraysa parçalanmış umutların getirdiği üzüntü ve utançla baş etmek zorunda kalıyorlar. Böyle zamanlarda, kendimizden başka suçlayacak kimsemiz kalmaz. Hayaller suya düştüğünde ise, en çok yara alanlar en büyük hayalperestler olur. Bu durumda, fiziksel ve ruhsal açıdan iyi olmanın reçetesi ne sadece iyimser ya da sadece temkinli olmaktır. İhtiyacımız olan şey, umutlu olmaya yetecek kadar iyimserlik, kendini beğenmeyi önleyecek kadar karamsarlık ve kontrol edemediğimiz şeyleri, kontrol edebildiklerimizden ayırmayı sağlayacak kadar gerçekçiliktir.
0 Yorumlar
|